Merih KARAAĞAÇ
Merih, 5 yıldır teknoloji alanında editörlük yapıyor. Bilim, yapay zeka, donanim ve mobil teknolojiler konusundaki yazıları düzenliyor. Bilim ve yapay zeka konularında uzmanlaşmış.
Andrew McCarthy, güçlü bir güneş parlamasının hemen yanında, Uluslararası Uzay İstasyonu’nun güneş önünden geçtiği “hayat boyu bir kez yakalanabilecek” bir fotoğraf çekti.
15 Haziran’da Arizona çölünde teleskopunu kuran astrofotoğrafçı Andrew McCarthy, sıradan bir ISS geçişi fotoğrafı çekmeyi planlıyordu. Fakat tam o sırada, güneşteki AR4114 lekesi aniden canlandı ve güçlü bir parlamaya dönüştü. McCarthy, saniyeler içinde gelişen bu nadir astronomik olayı aynı kareye sığdırmayı başardı.
Öğle saatinde, güneş tam tepede ve Arizona’nın kavurucu sıcağında yapılan çekim, teknik olarak büyük zorluklar içeriyordu. McCarthy, teleskop ve kamera bileşenlerini soğutmak için buz paketleri ve yansıtıcı folyo kullandı. “Bu fotoğrafı yakalamak, düşündüğümden çok daha zordu,” diyen McCarthy, nihayetinde çabalarının karşılığını aldı.
Fotoğrafta, güneşin devasa plazma halkalarının yanında küçük bir ISS silueti görülüyor. Aslında, uzay istasyonu güneşten 150 milyon kilometre uzakta olmasına rağmen, fotoğrafta oldukça belirgin görünüyor. Güneş lekesindeki parlamanın şiddeti o kadar büyüktü ki, Dünya’nın atmosferinde radyo kesintilerine neden oldu ve bazı bölgelerde kuzey ışıkları oluştu.
McCarthy, bu eşsiz fotoğrafına Kardashev ölçeğini geliştiren Sovyet astronom Nikolai Kardashev’e ithafen “Kardashev Rüyaları” adını verdi. Astrofotoğrafçıya göre bu tür kareler, insanlığın uzaydaki ilk büyük adımlarının ve teknolojik ilerlemesinin güçlü bir simgesi.
Güneş, 11 yıllık aktivite döngüsünde en yoğun dönemi olan solar maksimum’a yaklaşıyor. Bu nedenle, güneş lekeleri ve patlamaları hem daha sık hem de daha güçlü yaşanıyor. ISS geçişleri ise çok kısa sürüyor ve böylesi bir güneş olayıyla çakışmaları son derece nadir. Bu yüzden McCarthy’nin çektiği kare, gerçekten hayat boyu bir kez yakalanabilecek bir astronomik an olarak öne çıkıyor.
Andrew McCarthy’nin çabası, teknoloji ile doğanın büyüsünü tek bir karede buluşturdu. Bu tür görüntüler, insanlığın uzaydaki yolculuğunun hem ne kadar ileri gidebildiğini hem de evrenin büyüklüğüne karşı hala ne kadar küçük olduğumuzu hatırlatıyor.
E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. Zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir.