TÜBİTAK SAGE tarafından geliştirilen ve Türkiye’nin ilk ramjet motorlu hava-hava füzesi olma unvanını taşıyan GÖKHAN, 17. Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı IDEF 2025’te resmen tanıtıldı. Türk savunma sanayisinin geldiği noktayı ortaya koyan bu gelişme, ülkemizin hava hâkimiyeti konusundaki stratejik hamlelerinden biri olarak kayıtlara geçti. Geliştirilen teknoloji yalnızca Türkiye için değil, dünyada da dikkat çeken bir seviye sunuyor.

Menzil bilgisi gizli tutuluyor
GÖKHAN füzesinin tanıtımı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın katıldığı törende yapıldı. Fakat füzeye dair bazı teknik detaylar güvenlik gerekçesiyle kamuoyuyla paylaşılmadı. Bakan Kacır yaptığı açıklamada, "GÖKHAN’ın menzilini uzatmaya dönük yeni bir proje anlaşması yaptık. Bugün attığımız imzalarla menzil hedefimizi daha da ileriye taşıyoruz." ifadelerini kullandı. Bu açıklama, füzenin mevcut kabiliyetinin ötesinde bir kapasiteye taşınacağını ortaya koydu.
Hem insanlı hem insansız platformlarla uyumlu
GÖKHAN, Türkiye’nin mevcut ve gelecek nesil hava araçlarıyla da entegre çalışacak şekilde tasarlandı. F-16 savaş uçaklarının yanı sıra yerli 5. nesil savaş uçağı KAAN, jet eğitim uçağı HÜRJET ve insansız hava platformları KIZILELMA ile ANKA-3 gibi sistemlerden de fırlatılabilecek. Bu da GÖKHAN’ı çok yönlü bir milli hava-hava füzesi haline getiriyor.
Meteor’un yerli muadili olma hedefi
Savunma uzmanları GÖKHAN’ı Avrupa üretimi Meteor füzesiyle kıyaslıyor. Meteor, 200 kilometreye varan menziliyle bilinirken, ABD yapımı AIM-120D AMRAAM ise 180 kilometrelik menzile ve Mach 4 üzeri hızlara ulaşabiliyor. GÖKHAN’ın da bu sınıfla rekabet edebilmesi için yüksek hız ve kaçınılmaz menzil gibi özelliklere sahip olduğu vurgulanıyor. Henüz menzil bilgisi gizli tutulsa da, açıklamalardan anlaşıldığı üzere GÖKHAN bu sınıfta yer alacak.

Ramjet motorun avantajları neler?
Geleneksel roket motorlu füzeler belirli bir süreden sonra itki kaybına uğrarken, ramjet motorlar, uçuş boyunca sabit ve güçlü bir itki sağlamasıyla öne çıkıyor. Bu motor tipi, havadaki oksijeni doğrudan kullanarak yakıtı yakıyor. Böylece füze daha uzun süre yüksek hızda kalabiliyor ve hedefe angajmanda üstünlük sağlıyor. GÖKHAN’da kullanılan bu teknoloji sayesinde, hedefin füze tehdidinden kaçması neredeyse imkânsız hale geliyor.
Görev profili: görüş ötesi üstünlük
GÖKHAN, görüş ötesi menzil (BVR – Beyond Visual Range) özelliği ile dikkat çekiyor. Bu sayede düşman hava unsurları henüz görsel temas kurulmadan etkisiz hale getirilebiliyor. Özellikle taarruz uçakları ve kritik hava platformlarının korunmasında büyük avantaj sağlayan bu kabiliyet, Türkiye’nin hava savunma mimarisinde yeni bir dönemi başlatıyor.
Teknik detaylar ve sistem kabiliyetleri
TÜBİTAK SAGE tarafından açıklanan teknik yetenekler arasında şunlar yer alıyor:
- Mach 2 ve üzeri hızlarda uzun menzilli angajman
- Karıştırmaya karşı duyarsız seyrüsefer sistemi (AÖB + KKS)
- Özgün harp başlığı ve kompakt elektronik mimari
- Aktif itki kontrolü ile hassas hız yönetimi
- Gelişmiş postlaunch algoritmaları
- Çift yönlü veri bağı: Retargeting, handover, güdüm güncelleme
- Yüksek manevraya karşı geniş angajman zarfı
Bu özellikler GÖKHAN’ın yalnızca yüksek hız değil, aynı zamanda kesin isabet ve hedef güncelleme gibi akıllı savaş kabiliyetlerine de sahip olduğunu gösteriyor.
Sıvı yakıtlı ramjet başarısı
Kısa süre önce tanıtılan GÖKBORA füzesinde katı yakıtlı ramjet motor tercih edilirken, GÖKHAN’da sıvı yakıtlı ramjet sistemine geçildi. TÜBİTAK SAGE Genel Müdürü Kemal Topalömer’e göre bu geçiş, Türkiye’nin bu alandaki bilgi birikimini ikiye katlıyor. Topalömer, dünyada sıvı yakıtlı ramjet motoru başarıyla ürünleştirebilen sadece birkaç ülke olduğunu belirtirken, Türkiye’nin artık bu sınırlı elit grup içinde yer aldığını ifade etti.
Test süreci 2026’da başlıyor
Projede herhangi bir gecikme yaşanmadığı belirtilirken, ilk yer testlerinin 2026’nın ilk çeyreğinde başlaması hedefleniyor. GÖKHAN’ın Blok-2 sürümü ile menzil kabiliyetinin daha da artırılacağı ifade ediliyor. Bu da önümüzdeki yıllarda füzeye yeni sürümlerle ek özellikler kazandırılacağını gösteriyor.
Gökhan’a neden ihtiyaç duyuluyor?
Hava sahasının kontrolü, modern savaşlarda kritik bir üstünlük anlamına geliyor. Görüş ötesi angajman yeteneğine sahip olan ve yüksek manevra kabiliyetli hedeflere karşı etkili olabilen bir füze, hem caydırıcılık hem de savunma kapasitesi anlamında elzem hale geliyor. GÖKHAN’ın geliştirilmesi bu noktada Türkiye’nin hava savunma gücünü bağımsız ve etkili kılmak adına büyük bir adım niteliği taşıyor.

Milli savunmada yeni bir çağ
GÖKHAN füzesi ile Türkiye, yalnızca hava-hava füzesi üretme kabiliyetine değil, aynı zamanda ramjet teknolojisini ürüne dönüştürme yeteneğine de sahip olduğunu dünyaya ilan etti. İDEF 2025’teki bu tanıtım, Türk savunma sanayisinin geldiği ileri seviyeyi gözler önüne sererken, önümüzdeki dönemde hava savunma sistemlerinin çok daha güçlü ve entegre hale geleceğini gösteriyor.