Merih KARAAĞAÇ
Merih, 5 yıldır teknoloji alanında editörlük yapıyor. Bilim, yapay zeka, donanim ve mobil teknolojiler konusundaki yazıları düzenliyor. Bilim ve yapay zeka konularında uzmanlaşmış.
Sicim teorisi, evrenin temel yasalarını açıklamaya çalışırken yeni keşiflerle karşı karşıya kalıyor.
Sicim teorisinin merkezinde, parçacıkların noktadan ziyade enerji yüklü sicimler olduğu fikri var. Bu nedenle evrendeki çeşitlilik, sicimlerin titreşim modellerine dayanıyor. Her ne kadar bu fikir bilim dünyasında heyecan uyandırsa da, matematiksel güzelliği henüz deneysel olarak desteklenemedi. Sicim teorisinin en büyük sorunlarından biri, hemen hemen her olguyu açıklayabilmesi ve bu yüzden yanlışlanmasının güç olması. Yine de, bilim insanları yeni test yöntemleri ve deneyler geliştirerek teorinin sınırlarını araştırmayı sürdürüyor.
Sicim teorisinin açıklamakta zorlandığı konulardan biri de 5-plet adı verilen beşli parçacık ailesidir. Bilim insanları, sicim teorisinin mevcut hiçbir versiyonunun bu özel parçacık grubunu ortaya çıkaramadığını belirledi. 5-plet, alışılmış parçacık ailelerinin ötesinde, benzersiz bir yapı sergiliyor. Eğer bu beşli aile deneysel olarak tespit edilirse, sicim teorisinin geçerliliği ciddi şekilde sorgulanacak. Bu da fiziğin temelinde yeni bir devrim yaratabilir. Bilim dünyası, şimdiye kadar böyle bir parçacık grubunun izine rastlamadı, fakat araştırmalar hız kesmeden devam ediyor.
5-plet’in dikkat çeken yönlerinden biri, Majorana fermiyonu olarak adlandırılan bir üyeye sahip olması. Majorana fermiyonları, kendi antiparçacığı olan özel parçacıklardır. Bu özellik, onları karanlık madde gibi evrendeki gizemli yapıların anlaşılması için önemli kılıyor. Şu anki bilgiler ışığında, sicim teorisi bu beşli yapının neden var olamayacağını matematiksel olarak kanıtlayamıyor. Eğer ileride deneylerde bu aile ortaya çıkarsa, bilim insanlarının sicim teorisine bakış açısı tamamen değişebilir.
Sicim teorisinin deneylerle sınanması, fizik dünyası için büyük bir meydan okuma anlamına geliyor. Özellikle 5-plet gibi ağır ve nadir parçacıkların tespiti, mevcut teknolojilerle oldukça zor. Büyük Hadron Çarpıştırıcısı gibi devasa hızlandırıcılar bile bu tür parçacıkların izini sürmekte zorlanıyor. Çünkü 5-plet üyeleri, bir protondan on binlerce kat daha ağır olabiliyor. Bu da onları ortaya çıkarmak için çok yüksek enerji gerektiriyor. Bilim insanları, mevcut deneylerden elde edilen verileri detaylı biçimde analiz ederek en ufak ipuçlarını bile değerlendirmeye çalışıyor.
Bunun yanında, bu ağır parçacıkların üretilseler bile dedektörlerde iz bırakmadan kaybolma ihtimali bulunuyor. Çoğu zaman, bu tür parçacıklar hızlıca zayıf sinyallere dönüşüyor ve izleri aniden kaybolabiliyor. Şimdiye kadar yapılan araştırmalarda, 5-plet’e ait net bir sinyal bulunamadı. Ancak bu, ileride bulunamayacağı anlamına gelmiyor. Araştırmalar, LHC’nin daha güçlü ve hassas hâle gelmesiyle birlikte hız kazanacak gibi görünüyor. Sicim teorisi, bu yeni deneysel sınamalarla birlikte daha fazla sorgulanacak ve belki de köklü şekilde yeniden şekillenecek.
E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. Zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir.