Japonya Savunma Bakanı General Nakatani, Ankara’ya yaptığı resmi ziyarette Türkiye Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ile bir araya geldi. Bu görüşme, Japonya’nın Türkiye’ye gerçekleştirdiği ilk üst düzey savunma ziyareti olması bakımından hem sembolik hem de stratejik önem taşıyor. Yaklaşık 100 dakika süren toplantıda iki ülke, savunma alanındaki iş birliğini derinleştirme konusunda mutabakata vardı. Özellikle insansız hava araçları (İHA) alanında yapılabilecek ortak çalışmaların, gündemin en kritik başlıklarından biri olduğu belirtiliyor.

Japonya, artan güvenlik riskleri nedeniyle savunma harcamalarını rekor seviyelere çıkarırken, Türkiye ise son yıllarda geliştirdiği Bayraktar TB2 ve Akıncı gibi İHA’larla bu alanda küresel bir oyuncu haline geldi. Bu nedenle iki ülkenin savunma teknolojilerinde iş birliği arayışına girmesi sürpriz değil.

Tokyo’nun gözünü diktiği Türk İHA’ları

General Nakatani’nin ziyareti, sadece diplomatik bir nezaket buluşması değil, aynı zamanda somut savunma projelerinin de kapısını aralayabilecek nitelikte. Japonya Savunma Bakanlığı’nın önümüzdeki mali yıl için 8,8 trilyon yenlik rekor bir bütçe talebinde bulunması ve bunun 200 milyar yen’inin İHA konuşlandırmalarına ayrılması planı, Tokyo’nun bu konuda ciddi olduğunu gösteriyor.

Türk savunma sanayisinin son yıllarda elde ettiği başarılar da Japonya’nın ilgisini çekiyor. Baykar tarafından geliştirilen İHA’lar, Ukrayna’dan Katar’a, Azerbaycan’dan Afrika ülkelerine kadar geniş bir coğrafyada sahada kendini kanıtladı. Özellikle düşük maliyet, yüksek operasyonel verimlilik ve hızlı teslimat gibi avantajlar, Türk ürünlerini Batılı rakiplerinden ayrıştırıyor.

Çin’in artan baskısı Tokyo’yu yeni çözümler aramaya itiyor

Japonya’nın İHA yatırımlarını hızlandırmasının en büyük nedenlerinden biri, Çin’in bölgedeki giderek artan askeri faaliyetleri. Çin’in hem Doğu Çin Denizi’nde hem de Tayvan çevresinde uyguladığı baskı, Tokyo’da ciddi güvenlik kaygılarına yol açıyor. Japon yasama organı, hava sahası ihlalleri ve deniz sınırındaki hareketlilik karşısında daha hızlı ve etkin yanıt verebilmek için insansız sistemlerin kullanımını savunuyor.

Savunma Bakanlığı’nın 2027 yılına kadar hava, deniz ve su altı İHA’larını Öz Savunma Kuvvetleri’ne entegre etme planı da bu nedenle hız kazandı. Türkiye gibi sahada test edilmiş ve maliyet etkin çözümler sunabilen ülkelerle yapılacak iş birlikleri, Japonya’nın bu hedeflerine daha kısa sürede ulaşmasını sağlayabilir.