2025’in ilk yarısında küresel TV sevkiyatlarında hafif bir toparlanma yaşandı. TrendForce’un verilerine göre, ocak-haziran döneminde dünya genelinde toplam 92,5 milyon adet TV sevk edildi. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %2’lik bir artış anlamına geliyor. Ancak analistler, yılın ikinci yarısında pazarın aynı ivmeyi koruyamayabileceğini, hatta tatil sezonu satışlarının zayıf kalabileceğini öngörüyor.

Araştırma şirketi, 2025 yılı için toplam sevkiyat tahminini 195 milyon adede revize etti. Bu rakam, 2024’e göre %1,1’lik bir düşüş anlamına geliyor. Nedeni ise markaların yılın başındaki yüksek talep fırsatını değerlendirerek sevkiyatlarını öne çekmesi. Bu durum, yıl sonu satışlarının potansiyel olarak daha düşük gerçekleşmesine yol açabilir.
Pazarın karşılaştığı temel zorluklar
TrendForce raporunda, küresel TV pazarını etkileyen iki ana faktör öne çıkıyor. İlki, yüksek panel maliyetleri. Panel fiyatlarındaki artış, markaların agresif indirim ve kampanyalar yapma imkanını kısıtlıyor. Bu da özellikle fiyat odaklı segmentte rekabeti zorluyor.
İkinci etken ise gümrük vergisi düzenlemeleri. Bazı pazarlarda uygulanması beklenen vergi değişiklikleri, tüketicilerin planladıkları alımları öne çekmelerine yol açtı. Örneğin ABD’de TV satışları yılın ilk yarısında yıllık bazda %2–3 arttı. Ancak bu artış, ilerleyen aylarda talebin azalmasına neden olabilir.
Markaların performans yarışı
Küresel TV pazarında Samsung, TCL, Hisense, LG Electronics ve Xiaomi, %65,6’lık toplam pazar payıyla lider beş marka konumunu korudu. Samsung’un sevkiyatları geçen yılın aynı dönemine göre değişmedi.
TCL, %12,5’lik yıllık artışla en yüksek büyüme oranına ulaştı. Hisense ise %7,3’lük bir yükseliş kaydetti. Xiaomi %1,5’lik küçük bir artış gösterirken, LG’nin sevkiyatları %1,1 geriledi. Rapora göre, TCL ve Hisense’in başarısında hem güçlü iç pazar desteği hem de küresel talepteki artış belirleyici rol oynadı. Bu iki marka, özellikle uygun fiyatlı segmentte ve gelişmekte olan pazarlarda paylarını genişletmeyi başardı.
Mini led tv’ler yeni büyüme motoru
2025’in geri kalanında en çok dikkat çeken trendlerden biri Mini LED TV’ler olacak. TrendForce, bu segmentte küresel sevkiyatların %67 artarak 12,9 milyon adede ulaşacağını tahmin ediyor.
TCL, Hisense ve Xiaomi, Mini LED pazarında %62’lik payla lider konumda bulunuyor. Mini LED TV’lerin küresel pazar penetrasyonunun %6,6 seviyesine çıkması bekleniyor. Bu artış, hükümetlerin sunduğu teşvikler ve teknolojinin rekabetçi fiyat seviyelerine gelmesiyle destekleniyor.

Mini LED teknolojisi, daha yüksek parlaklık, gelişmiş kontrast ve uzun ömürlü panel yapısıyla kullanıcıların ilgisini çekiyor. Ayrıca OLED’e kıyasla daha uygun maliyetli olması, onu geniş kitlelere hitap eden bir alternatif haline getiriyor.
Yeni lansmanlar pazarı hareketlendirebilir
TV pazarındaki rekabet, markaların yenilikçi modeller sunmasıyla canlı tutuluyor. Örneğin, Hindistan’da Elista, ₹23.990’dan başlayan fiyatlarla yeni QLED Google TV modellerini tanıttı. Acerpure ise 65 inç ve 75 inç boyutlarında, 120 Hz yenileme hızına ve Dolby Vision desteğine sahip QLED oyun TV’lerini piyasaya sürdü.
Bu tür lansmanlar, özellikle gelişmekte olan pazarlarda tüketicilerin üst segment teknolojilere erişimini kolaylaştırıyor. Yüksek yenileme hızı, HDR desteği ve akıllı TV özellikleri gibi gelişmiş teknik donanımlar, rekabeti artırarak pazarın dinamizmini korumasına yardımcı oluyor.
Sonuç ve beklentiler
2025’in ilk yarısında küresel TV sevkiyatlarında yaşanan %2’lik artış, TCL ve Hisense gibi markaların atağa kalktığını gösteriyor. Ancak yılın ikinci yarısında pazarın daha temkinli ilerlemesi muhtemel. Panel maliyetleri ve vergi düzenlemeleri, markaların agresif satış stratejileri uygulamasını zorlaştırabilir.
Buna karşın Mini LED teknolojisi ve yeni model lansmanları, pazarın büyüme potansiyelini canlı tutuyor. Özellikle TCL ve Hisense’in, güçlü üretim kapasiteleri ve uygun fiyatlı ürün stratejileriyle 2025’i pazar paylarını artırarak kapatma ihtimali yüksek görünüyor.

Küresel TV pazarında rekabetin yıl sonuna kadar nasıl şekilleneceğini, hem teknolojik gelişmeler hem de ekonomik koşullar belirleyecek. Tüketiciler içinse 2025, yeni nesil TV teknolojilerine erişimin daha kolay hale geldiği bir yıl olarak öne çıkabilir.