Linux 34 yaşına girdi: mütevazı doğum, dev bir imparatorluk!

1991 yılında Finlandiyalı öğrenci Linus Torvalds, comp.os.minix haber grubuna yazdığı mesajda yalnızca kişisel bir hobi projesinden bahsediyordu. Ancak bu küçük adım, açık kaynak yazılım tarihinde devrim niteliğinde bir yolculuğun başlangıcı oldu. Eylül 1991’de yayınlanan ilk Linux sürümü yalnızca 10.239 satır kod içeriyordu. Bugün ise dünya çapında 25.000’den fazla geliştiricinin katkısıyla Linux çekirdeği 34 milyondan fazla satır koda ulaştı. Her gün yaklaşık 10.000 satır yeni kod ekleniyor ve bu, Linux’u tarihin en aktif geliştirilen işletim sistemlerinden biri haline getiriyor.

Küresel hakimiyet ve sektörlere etkisi

Linux, kısa sürede yalnızca bir öğrenci projesi olmaktan çıkıp teknoloji dünyasının temel taşlarından biri haline geldi. 1990’ların ortasında Debian, Slackware, Red Hat ve SuSE gibi dağıtımlar piyasaya çıkarak açık kaynak ekosisteminin büyümesini hızlandırdı. Bugün dünyanın en güçlü 500 süper bilgisayarının tamamı Linux üzerinde çalışıyor ve bu liderlik 2017’den beri hiç bozulmadı. Bulut çağında da benzer bir tablo mevcut: AWS, Google Cloud ve Microsoft Azure gibi devlerin altyapısının kalbinde yine Linux bulunuyor. Ayrıca Android işletim sistemi sayesinde her yıl 1,5 milyardan fazla cihaz Linux tabanlı yazılımla kullanıcılarla buluşuyor.

Pazar büyümesi ve benimsenme oranı

Masaüstü Linux’un kullanım oranı tarihsel olarak düşük kalsa da son yıllarda yükselişe geçti. 2025 ortasında küresel pazar payı %4,1’e çıkarken, ABD’de bu oran %5’i geçti. Kurumsal Linux pazarının ise bu yıl 14,4 milyar dolarlık gelir elde etmesi bekleniyor. IoT tarafında da güçlü bir varlık gösteren Linux, bağlı cihazların %68’inden fazlasında çalışıyor ve gömülü sistem pazarında 5,3 milyar dolarlık büyüklüğe yön veriyor. Linux işletim sistemi pazarının 2034 yılına kadar %14,2’lik yıllık bileşik büyüme oranıyla 41 milyar doların üzerine çıkması bekleniyor.

Geleceğe bakış

Linux’un 34 yıllık yolculuğu, açık kaynak topluluklarının birlikte neler başarabileceğinin en büyük kanıtı. Torvalds’ın “sadece bir hobi” olarak tanımladığı proje, bugün milyarlarca insanın günlük hayatına dokunuyor. Yapay zeka, konteyner teknolojileri, uç bilişim ve kuantum sistemleri gibi geleceğin kritik alanlarında Linux’un etkisi daha da artacak. Açık kaynak felsefesi sayesinde, inovasyonun paylaşarak büyüdüğünü ve küresel ölçekte geleceği şekillendirdiğini görmek mümkün. Linux, 35. yılına girerken yalnızca geçmiş başarılarını değil, gelecek vizyonunu da kutluyor.