Korku oyunu tutkunlarını heyecanlandıracak yeni bir yapım duyuruldu. Bleak Haven adlı birinci şahıs hayatta kalma temalı korku oyunu, Unreal Engine 5 motoru ile geliştiriliyor ve hikâye odaklı bir tek oyunculu deneyim sunmayı vaat ediyor.
Oyunun geliştiricisi Artur Łączkowski, projenin Resident Evil serisi ve The Ritual filminden esinlenerek hazırlandığını belirtti. İlk bakışta klasik korku unsurlarını taşısa da, Bleak Haven sunduğu mekanikler ve atmosferle türün meraklılarına farklı bir deneyim vadediyor.
Oyun, karanlık ve sisli bir adada geçiyor. Ana karakter Tyler’ın adaya gizemli bir sinyalin izini sürerek varmasıyla birlikte olaylar gelişiyor. Hikâye boyunca oyuncular, sınırlı kaynaklar ve ürpertici düşmanlarla mücadele edecek, çözülmesi gereken bulmacalarla karşılaşacak.
Resident Evil etkisi dikkat çekiyor
Geliştirici Artur Łączkowski, Bleak Haven’ı yaratırken en büyük ilham kaynaklarından birinin Resident Evil olduğunu açıkça dile getiriyor. Bu durum, oyunun yapısal anlamda klasik korku oyunlarının temel öğelerini barındıracağını gösteriyor.
Resident Evil serisinin oyun dünyasında yarattığı etki göz önüne alındığında, Bleak Haven’ın da benzer atmosferik korku unsurlarına yer vermesi şaşırtıcı değil. Ancak bu yeni yapım, kendi kimliğini oluşturmak için hikâyeye, atmosfer oluşturmaya ve oynanış derinliğine büyük önem veriyor.
Hikâye Tyler’ın adaya gelişiyle başlıyor
Oyuncular, Bleak Haven’da Tyler isimli karakteri canlandırıyor. Tyler, gizemli bir sinyalin peşinden ıssız bir adaya geliyor. Adanın sisli ve kasvetli ortamı, hikâyenin daha ilk dakikalarında oyuncuya yalnızlık ve gerilim hissini başarıyla aktarıyor.
Tyler’ın gelişiyle başlayan olaylar, kısa sürede korku dolu bir keşfe dönüşüyor. Oyuncular, adada hayatta kalabilmek için çevreyle etkileşime geçmek, gizemli olayları çözmek ve ölümcül düşmanlarla yüzleşmek zorunda kalacak.
Dövüş sistemi hızlı ve stratejik olacak
Bleak Haven’da yer alan dövüş sistemi, sadece reflekslere değil, aynı zamanda stratejiye de dayanıyor. Geliştirici ekip, düşmanlarla girilen çatışmaların hızlı ve sert geçeceğini belirtiyor.
Oyuncular, düşmanları yeterince zayıflattıklarında veya onları şaşırtabildiklerinde bitirici hareketlerle etkisiz hâle getirebilecek. Ancak bu kolay olmayacak çünkü oyunda kullanılan silahlar sınırlı. Genellikle doğaçlama yöntemlerle elde edilen ya da oyuncunun kendisinin üreteceği yakın dövüş silahlarına güvenmek gerekecek.
Bulmacalar ve çevre etkileşimi önemli olacak
Korku oyunlarının vazgeçilmez öğelerinden biri de bulmacalardır. Bleak Haven bu geleneği sürdürerek oyunculara, ilerleyebilmek için çevreyle etkileşime geçmeleri gereken çeşitli bulmacalar sunacak.

Bazı bulmacalar ilerleyişi doğrudan etkilerken, bazıları ise oyuncunun hikâyeye dair daha fazla bilgi edinmesini sağlayacak. Bu sayede oyuncular sadece aksiyona değil, dikkatli gözlem ve mantıksal düşünmeye de odaklanmak zorunda kalacak.
Unreal Engine 5 ile geliştiriliyor
Bleak Haven’ın geliştirildiği grafik motoru olan Unreal Engine 5, günümüz oyun teknolojisinin en güçlü araçlarından biri. Bu motor sayesinde oyunda kullanılan ışıklandırma, gölgelendirme ve çevresel detaylar oldukça gerçekçi görünüyor.
Sisli ormanlar, terk edilmiş yapılar ve loş ışıklar arasında dolaşırken oyuncular kendilerini bir korku filminin içinde hissedecekler. Görsellik açısından beklentileri yükselten oyun, atmosferik anlatımını teknik altyapısıyla da destekliyor.
Geliştirici seriye dönüşmesini istiyor
Bleak Haven şimdilik tek bir oyun olarak duyurulmuş olsa da, geliştirici Artur Łączkowski bu yapımın bir serinin ilk halkası olmasını umuyor. Bu da demek oluyor ki oyun ilgi görürse, ilerleyen yıllarda devam oyunları ya da aynı evrende geçen başka hikâyeler görebiliriz.
Bu hedef, hem geliştiricinin motivasyonunu hem de oyuncu beklentilerini artırıyor. Eğer Bleak Haven başarıya ulaşırsa, yeni nesil korku oyunlarının öncülerinden biri olabilir.
Steam’de istek listesine eklendi
Bleak Haven’ın çıkış tarihi henüz netleşmiş değil. Ancak oyun şimdiden Steam üzerinden istek listesine eklenebiliyor. Bu durum, oyuncuların erken ilgi göstermesine olanak tanıyor.
Topluluk geri bildirimlerine açık olduğu anlaşılan geliştirici ekip, oyunun gelişim sürecinde oyuncu yorumlarına değer verecek gibi görünüyor. Bu da oyun piyasaya sürüldüğünde daha dengeli ve oyuncu dostu bir deneyim sunulmasını sağlayabilir.